ANADİLİNDE EĞİTİM BİR BAŞKA BAHARA MI?

ANADİLİNDE EĞİTİM BİR BAŞKA BAHARA MI?
Kâmil Aksoylu

Bu yazımızın konusunu “Demokratikleşme Paketi” diye duyurulan AKP iktidarının uygulamaya koyacağı yeni kararlara ayırdık. Haftalar önce paketin içeriğinin sürprizlerle dolu olacağının duyurulması ister istemez farklı kesimlerin farklı beklentilerini de beraberinde getirmişti. Bu bağlamda paketin beklentileri karşılamadığını söyleyebiliriz. Muhalefetin sıkça dile getirdiği gibi herhangi bir pazarlık ve bu pazarlık sonucu ülkeyi bölecek bir şey olmasa da demokrasi adına beklentiler karşılıksız kalmıştır.

Paketin tümü demokratikleşme adına herkesi ilgilendirmekte olsa da ben sadece Laz Dili ve Kültürü açısından Lazları ilgilendirecek boyutuyla ele almaya çalışacağım ve demokrasi bir başka bahara ertelenirken kendimce bazı önemli dipnotlar düşmeye çalışacağım. Diğer boyutuyla zaten ülke genelinde bol bol tartışılmakta olup, olumlu ve olumsuz yönleriyle değerlendirilmektedir. Bu paketin en olumlu yanlarından biri de devlet eliyle “Roman Dil ve Kültür Enstitüsü” kurulacağının açıklanmasıdır. Henüz içeriğinin ne olacağını bilmesek de hem hükümeti tebrik ediyorum hem de Roman kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum.

Bu paket içinde andımız, yer isimleri ve anadilinde eğitim gibi biz Lazları da çok yakından ilgilendiren başlıklar var. Elbette ki ben bütün Lazlar adına konuşmayıp sadece kendi fikirlerimi söylesem de benim gibi düşünenlerin varlığını da göz ardı etmemek gerekir.   

Andımız: İlkokullarda andımız uygulamasının kaldırılmasına tepkiler sürerken, bir kesim de uygulamanın kaldırılmasını neredeyse devrim diye nitelendirip bayram havasına çevirmeye çalışıyor. Öyle ya da böyle, bu ülkenin yarısı bu uygulamanın kaldırılmasından yana değil. Bunları ırkçı faşist zihniyet olarak gösterip, kendilerini demokrasi havarisi gösteren iktidar payandalarının yaptığı tamamen safsatadır. Evet, kötü bir uygulama idi ama göbek atmak da gerekmiyor. Karşı taraftan sürekli istediğimiz empatiyi bizim de yapabilmemiz gerekir.

Yer isimlerine gelince henüz ortada bir şey yok. Köyler için valilikten talep halinde zaten iade yapılabiliyor deniyordu ama bugüne kadar yapıldığını hiç duymadık. İl ve ilçeler için dereyi görmeden paçaları sıvamaya gerek yok. Önce talep edilecek, sonra yasa çıkartılacak ve böylelikle mümkün olacak. Bu işlem her talep için ayrı ayrı yapılacak. Yani Dersim (Tunceli) ve Amed (Diyarbakır) gibi sembolik iller için bastırılırsa yapılabilir. Bu bağlamda Lazona’da da Atina (Pazar) gibi bazı ilçeler için denenebilir. Ne ölçüde başarılı olunabilir bilemeyiz elbette. Oysa böyle istekler en azından ilgili kamuoyunun takdirine bırakılsaydı somut bir adım olarak kabul edilebilirdi. Yine de olumlu bir adım olarak görüyor ve umudumuzu koruyoruz.

Klavyelere özgürlük: Q, X ve W harfi. Demokratik paket içinanlamsız bir madde. Kürtlere şirin görünmek için paketi zengin göstermekten öte bir anlam taşımıyor. Alfabe yine 29 harf ise ayrıntılara inmeye gerek yok bu harfleri zaten kullanıyoruz.   

Anadilinde eğitime gelince en başta bizimkilere kibarca “pes be size” diyorum. Zengin biri okul açsın ve parası olan orada okusun deniyor. Bu mu demokrasi, bu mu devrim? Parası olana mı? Parası olmayana anadili yok. Ve bizim aklıevveller devrim diye bunu alkışlıyorlar. Biraz onurlu davranmak gerekir. Türkçe para ile mi öğreniliyor bu ülkede de anadili parayla öğrenilsin.  Anadili eğitimi ticari bir malzeme midir, ticari bir hizmet midir de tüccara bırakılıyor. Buna hiç itiraz etmeden iktidarı alkışlayanlar var. Üstelik eleştirenlere de çamur atıyorlar. Ve demokrasi için kılını bile kıpırdatmayanlar bakıyorum demokrasiyi en savurgan şekilde kullanmaya çalışıyorlar.

Demokrasi çetin cevizdir, kolay değil öyle. Üstüne cumburlop atlanmıyor. Madem anadilinde eğitim istiyorsunuz sünepelik yapacağınıza Kürtlerin tavrına bir bakın nasıl duruyorlar. Şimdi bana hiç kimse çıkıp biz Kürtlere bakmayız, biz vatanseveriz, yurtseveriz masalını anlatmasın. Kim veriyor size bu hakları? Bari bunun hakkını verin. Demokrasi istiyorsan hiç değilse istemeyi bileceksin. Öyle yetmez ama kem küm etmekle alınmıyor bu haklar. Yoksa siz bir eylem mi yaptınız anadiliniz için. Yok bunlar gökten zembille mi indi. Eğer Kürtler bu mücadeleyi vermeseydi, bugün kaldırıldı diye bayram ettiğiniz andımızı en gür şekilde siz okumayacak mıydınız yoksa?

Bu hakları istiyorsan verilen mücadeleye de saygı duyacaksın. Yoksa bir önceki yazımda yazdığım gibi genç üniversite öğrencisinin gösterdiği dik duruşu gösterebileceksin.

Ne demişti üniversite öğrencisi kızımız? Bilmeyenler için bir kez daha söyleyelim, unutmuş olanlar da hatırlamış olur. “Lazcanın seçmeli ders olmasına ve anadilde eğitim verilmesine karşıyım” demişti. Neden!!!? diye sorduğumuzda “O zaman Kürtleri ve Kürtçeyi de kabul etmek gerekir” demişti. Doğru ya da yanlış yorumu yapmıyorum. Kürt mücadelesini desteklemiyorsan bu duruşu gösterebileceksin. Yoksa demokrasi diye otoriter, totaliter ve dini vesayet rejimin değirmenine su taşırsın ancak.

Anadilinde eğitim analizlerini sürdüreceğiz efendim. Umutla kalın.

www.lazca.org