Lazların müslüman olma süreci normal olarak hayli sonrasına denk geliyor çünkü Lazların varlığından bahsedeceğimiz tarih, değil İslam dini, daha Hristiyanlık bile inmemişti. Edindiğimiz tarihi kaynaklar Lazların en yakın tarih olarak 4 bin yıl öncesine dayandığı bilgisi karşımıza çıkıyor. Konumuz İslam ve Lazlar olunca biraz terimlerden bahsetmemek olmaz.
Lazların eski dinlerindeki ritüellerini günümüzde var olan terimlerden yola çıkarak tespit edebiliyoruz. Bu da Lazların Osmanlı’dan önce de günümüzdeki bazı dini ritüellerin varlığını gösteriyor.
Türkçede kullanılan oruç kelimesi Farsi (Pehlevice veya Partça) diline dayanır, oradan alınmadır. Arapçada ise savm olarak geçer. Araştırmalarıma göre savm Savm/Oruç kelimesi Arapça’da “bir şeyden uzak durmak, bir şeye karşı kendini tutmak, engellemek anlamlarına gelir.
Araplar da Aramice/Süryaniceden (kesin değildir) almışlar,
Lazcada ise bu ikisi de değildir. Lazcada oruç Op̌içu/p̌içva'dır.
P̌içva ise Lazcadaki ÇVA kökünden Gelir. Beklemek, göz kulak olmak, bir şeyi gözetmek, sev ve idare etmek, yönlendirmek anlamlarında türevleri vardır. (kanımca)
Op̌içu ritüeli Kur'andan öncesinde de var olduğunu yine yüce kitap Kur'an beyan etmektedir.
Ey inanıp güvenenler! Oruç, sizden öncekilere yazıldığı şekliyle size de yazıldı ki kendinizi koruyasınız. Bakara 183
Lazların yaşadığı coğrafyada İslam sanılanın aksine Osmanlı ile başlamıyor olabilir. Zira araştırmalarımda gördüğüm kadarı ile Kaxeti Krallığı ile Kafkas halkları haberdar olmuş ve zemin kazanmış. Bu krallığa baktığımızda ortodoks Hristianlığı, Yahudilik ve Müslümanlık dinlerini görmekteyiz.
Günümüzde de bu krallığı devamı olan devletlerin resmi dini Hristiyanlık olmasına rağmen bu ülke vatandaşlarının İslam dinine mensup olduklarını görmekteyiz.
Lazların İslam ile tanışmasından önce de var olan oruç kelimesini Lazca olarak muhafaza etmiştir. İslamda beş vakit namaza çağıran ritüele Türkçede Ezan okumak denir. Ne ilginçtir ki benim bulunduğum yerlerde Lazcada izani iyoxay (ezan çağırıyor) denir. Yani basit bir metitn okumak olarak değil, namaza çağırmak olan ezanı çağırmak olarak söylenir.
Türkçede kullanılan ve Arapçada seher (tan ağarması) kelimesin gelen oruç tutmaya bağladığımız gece dilimine sahur denir. Lazcada ise kalkmak, kalma zamanı anlamına gelen mosela denmektedir.
Bir çok terimleri ne Türkçeden ne de Arapçadan almamışız. Yani zaten bunlar Lazların hayatlarında varmış.
Kelimeler aslında çok şey anlatıyor.
Ramazan Kosanoğlu
Bu haberi okuyanlar aşağıdakileri de okudu
Lazlar kimdir? Lazca, Türkçenin Karadeniz şivesi midir? Lazlar Gürcü müdür? Lazlar Rum mudur? Lazların dini nedir? Lazların Türk müdür? Lazların tarihi Tarihi bilgiler
Merhaba Ülkemizdeki yazar çizerler de dahil olmak üzere bir çok insan Lazlar hakkında ya hiçbir şey bilmiyor ya da yanlış biliyor. Bu videomuzda Lazlar hakkında yanlış bilinenleri
LAZLARIN MÜSLÜMAN OLMASI
Lazların İslamiyet’le tanışmaları ve Müslüman olma süreçleri farklı kaynaklarda farklı şekillerde anlatılmaktadır. Lazların İslamiyet’le tanışmaları Osmanlı Devleti'nin bölgeyi
ARDEŞEN BELDİYESİ'NDEN ANLAMLI LAZLAR HAKKINDA TARİH YAZISI
Rize'nin Ardeşen ilçe belediyesinin hazırladığı "Üç Yıla Sığdırdıklarımız" adlı belediye hizmetlerinin konu aldığı tanıtım kitapçığında Ardeşen'in Tarihi konusunda anlamlı
LAZ TARİHİ İLE İLGİLİ KAYNAKLAR
''LAZLAR'' M.Recai Özgün Lazların tarihini anlatan M. Recai Özgün’ün ‘’Lazlar’ ’isimli kitabı bu alanda yazılan ender kitaplardan biri. Rahmetlik olan yazar geride çok değerli bir
Lazların Osmanlı Hakimiyetine Girmesi -3
Lazların Osmanlı hakimiyetine girmesi farklı kaynaklarda farklı şekillerde ve zamanlarda anlatılıyor. Ali İhsan Aksamaz’ın, "Dil Tarih Kültür Gelenekleriyle Lazlar"isimli eserinde
Lazca Allah mı Ğormoti mi?
ALLAH MI ĞORMOT'İ Mİ? Klemurişi Ramazan KOSANOĞLU Lazlar binlerce yıldır dilleri ve kültüriyle Kafkasya'da, bulunduğumuz coğrafyada ve toplu olmasalar da dünyanın bir çok yerinde